Hafızalardan silinmeyen Harry Potter sahneleri

Harry Potter ve Felsefe Taşı'nın yayımlanmasının üzerinden tam 20 yıl geçti. Bizim neslimiz bu yaralı çocukla büyüdü diyebiliriz. Harry ile güldük, ağladık, onun için endişelendik ve istisnasız hepimiz yıllarca Hogwarts kabul mektuplarımızı bekledik.

Bizim için çok önemli olan bu seriye geri dönüş yapalım ve en unutulmaz sahneleri tekrar hatırlayalım

1. Harry'nin Kelid Aynası'nda Anne ve Babasını
ilk kez görüşü.

Harry'nin hayatta en çok istediği şeyin anne ve babasıyla beraber olmak, olması ve Kelid Aynası'na gizlice gidip ailesini izlemesi hepimizin boğazında bir düğümdür. Daha sonra Dumbledore aynayı okuldan gönderdi ve Harry bu sayede gerçek dünyaya döndü.

2. Sirius'un Harry ile birlikte yaşamayı teklif etmesi.

Sirius Black, hayatımıza ilk girdiği zamanlarda ondan çok nefret ettik çok korktuk. Oysaki Sirius Harry için bir babaya sahip olmaya en yakın olduğu kişiydi. Harry'e birlikte yaşamayı teklif ederken ki utangaçlığı, Harry'nin onunla yaşamak istemeyeceğini düşünmesi, gözlerindeki endişe ve küçük umut parçaları hepimiz bu sahnede mendillerimizi elimize almışızdır.

3. Cedric Diggory'nin zamansız ölümü.

Akıllı, cesur, yetenekli bir öğrenci olarak karşımıza çıktı Cedric. Üçbüyücü Kupasını kazanmak için yarışırken Lord Voldemort'un emriyle Kılkuyruk tarafından öldürüldüğünde, Harry Potter gibi biz de uzun süre etkisinden kurtulamadık. Özellik Harry'den cesedini babasına götürmesini isteyişi hepimizin yüreğini dağladı.

4. Sirius Black'in Bellatrix Lestrange tarafından öldürülmesi.

Sirius, Harry'i korumak için Bellatrix ile düelloya girişti. Zümrüdüanka Yoldaşlığı'nın sonunda bizi yıkan bu sahnenin etkisinden uzun süre kurtulamadık. Harry, aile olarak bildiği tek kişiyi de kaybetti. Özellikle Lestrange'in 'Sirius Black'i öldürdüm' diye şarkı söylemesi ve kahkahaları bir kez daha ondan delice nefret etmemizi sağladı.

5.Dumbledore'un ölümü.

Tamam serinin en can acıtıcı sahnesi burasıydı, bunu hepimiz kabul ediyoruz. Sirius'un ölümünü atlatamayan Harry bir darbe daha aldı. Hepimiz nefret ettik Snape'den. Bu sahnede ağlamayan bizden değildir.
Işıklar içinde uyu Profesör.

6. Mcgonagall ve Snape'in düellosu.

Profesör Mcgonagall'ın cesareti karşısında ağzımız bir karış açık kaldı. Harry'i korumak için Snape'le düelloya girdi ve kazandı. Özellikle Slytherin öğrencilerini mahzenlere göndermesi ile gönüllere taht kurdu diyebiliriz.

7. Hogwarts Savaşı.

Fazla söze gerek yok aslında. Her anıyla hafızalara kazındı Hogwarts Savaşı. En az Harry kadar fedakarlık görterdi her öğrenci, öğretmen ve yoldaşlık üyeleri.
Not:  Rahat uyu Fred !

8. 19 yıl sonra King's Cross İstasyonu.

Ve her güzel şey gibi Harry Potter'da bitti.   HER ŞEY YOLUNDAYDI.

Nice Yirminci Yıllara Harry Potter. Büyü ile kalın hepiniz !